Turco | Inglés | |||
---|---|---|---|---|
Computer | ||||
Computer | zaten var | already exists expr. | ||
It should be changed only to improve what already exists. Sadece zaten var olanı iyileştirmek için değiştirilmelidir. More Sentences |
Turco | Inglés | |
---|---|---|
General | ||
General | (zaten var olan şeyi) yeni baştan yapmak | reinvent v. |
Colloquial | ||
Colloquial | beyazların başka kültürde zaten var olan bir şeyi yeni keşfetmiş gibi yapması | columbusing n. |
Computer | ||
Computer | bu sürücü zaten var | driver exists expr. |
Computer | kullanıcı adı zaten var | username already exists expr. |
Computer | kullanıcı zaten var | user already exists expr. |
Linguistics | ||
Linguistics | baş harfleri birleştirildiğinde zaten var olan bir kelimeyi oluşturan ifadeden yapılan akronim | backronym n. |
Linguistics | baş harfleri birleştirildiğinde zaten var olan bir kelimeyi oluşturan ifade | backronym n. |
Modern Slang | ||
Modern Slang | baş harfleri birleştirildiğinde zaten var olan bir kelimeyi oluşturan ifadeden yapılan akronim | anachronym n. |